Pandemi sürecinde emekçi sıhhati ve iş güvenliğinin değerinin daha yeterli anlaşıldığını belirten uzmanlar, İSG alanındaki bilinçlendirme çalışmalarının kıymetine işaret ediyor. Dünya Sıhhat Örgütü’ne nazaran hastalıkların kıymetli bir kısmının işle ilgili olduğuna dikkat çeken uzmanlar, insan refahının korunması ve milletlerin gelişimi için iş kazalarının en aza indirilmesi gerektiğinin de bilhassa altını çiziyor.
İşçi sıhhati ve iş güvenliği çalışmalarında öncelikli olarak çalışanların sıhhatini korumak amaçlanıyor. Bahsin değerini kamuoyuna duyurmak maksadıyla 1987 yılından beri her yıl 4-10 Mayıs tarihleri ortasında İş Sıhhati ve Güvenliği Haftası olarak anılıyor.
Sağlıklı iş alanları ülkelerin en değerli kazanımlarıdır
Üsküdar Üniversitesi İş Sıhhati ve Güvenliği Program Lideri Öğretim Vazifelisi Gamze Kağan, iş sıhhati ve güvenliğinin kıymetine ait değerlendirmelerde bulundu.
İş sıhhati ve güvenliğinin, bir ülkenin ekonomik gelişme seviyesi, toplumsal yapısı, sıhhat sistemi, endüstrileşme seviyesi, eğitim seviyesi ve sistemi üzere pek çok faktörle direkt ilgili olması hasebiyle ülkeler için çok değerli olduğunu belirten Gamze Kağan, “Aynı vakitte emekçiler dünya nüfusunun yarısını oluşturur, ekonomik ve toplumsal gelişimin en değerli yardımcılarıdır. Dahası iş, ömürlerinin merkezidir. Bu yüzden de sağlıklı iş alanları, bireylerin, toplumların ve ülkelerin en değerli kazanımları ortasındadır. Ayrıyeten bir birey için inançlı ve sağlıklı bir iş alanından keyif alabilme, sürdürülebilir bir geleceğin kıymetli bir kesimidir.” dedi.
Hastalıkların kıymetli bir kısmı işle ilgili
Dünya Sıhhat Örgütü’ne nazaran hastalıkların kıymetli bir kısmının işle ilgili olduğunu kaydeden Öğretim Vazifelisi Gamze Kağan, “İş kazalarını en aza indirerek insan refahının korunması ve gelişimi her millet için değerli bir mevzudur. Öbür bir taraftan iş kazaları ve hastalıkları sonucunda oluşan tedavi maliyetleri toplumun omuzlarına yüklenir. Emekçi ve emekçi ailelerinin bu üzere kazalardan ve hastalıklardan çektiği acı ise ölçülemez olmasının yanı sıra bu kazalar ve hastalıklar, ülkenin refah düzeyine de olumsuz tesir eder.” diye konuştu.
Günümüzde endüstrileşme ve kentleşme sonucu işle ilgili sıhhat ve güvenlik sorunlarının de görüldüğüne dikkat çeken Kağan, tüm bu sebeplerle iş sıhhati ve güvenliğinin kıymetinin de giderek arttığını kaydetti.
İş sıhhati ve güvenliği eğitimleri şuur oluşturuyor
İş sıhhati ve güvenliği konusunda son yıllarda farkındalığın oluşumunda en kıymetli ögenin çalışanlara temel İSG eğitimlerinin muhakkak periyodlarda verilmesi ile kâfi şuurun sağlanması olduğunu kaydeden Öğretim Vazifelisi Gamze Kağan, “İş sıhhati ve güvenliği ile ilgili mevzuatlar yeterince uygulamadaki yaptırımlardan temel İş Sıhhati ve Güvenliği (İSG) eğitimlerinin verilmesinin mecburî olması uygulamada son yıllarda farkındalık seviyesinde olumlu tarafta değişiklik oluşturmuştur. Ayrıyeten iş kazaları ve meslek hastalıkları istatistiklerine bakıldığında sonucun uygun olduğu görülmektedir. Son yıllarda, çalışanlar ve patronlarda güvenlik şuuru ve tedbire kültürünün gerekliliği barizleşmiştir. Bu yeni anlayışta “İSG eğitimleri” uygulamadaki değerli yerini almıştır.” dedi.
İş sıhhati ve güvenliğinin ehemmiyeti pandemide daha yeterli anlaşıldı
İş sıhhati ve güvenliğinin değerinin içerisinde bulunduğumuz pandemi sürecinde daha çok anlaşıldığını belirten Gamze Kağan, “Aslında bu durumun ne derece değerli olduğunu içinde bulunduğumuz ve tüm dünyayı etkileyen pandemi sürecinde çok daha yeterli anladık. Pandemiye karşı farkındalığı ve hassasiyeti yüksek olan bireylerin olduğu topluluklarda pandemi ile uğraş etmek daha kolay iken, farkındalığı ve hassasiyeti düşük olan bireylerin olduğu yerlerde pandemi ile çaba güçleşmektedir. Bu süreçte bireylerin dikkat etmediği durumların tüm toplumu nasıl etkilediğini daima bir arada yaşayarak görmüş olduk. Bu nedenlerle bireylerin farkındalığı ve hassasiyeti çok değerli olup, bunun üzerine çeşitli uygulamalar yapılarak farkındalık ve hassasiyetin arttırılması için gayret etmeliyiz. İSG farkındalığı ve hassasiyeti arttırmak için yapılacak uygulamalardan biri de günümüzde bireyleri ve toplumu süratli bir halde dönüştüren toplumsal medya aracılığı ile yapılabilir. Toplumsal medyada iş sıhhati ve güvenliği ile ilgili ilgi cazip görseller, haberler, kamu spotu gibisi çalışmalar yaparak tesirli olunabilinir.” diye konuştu.
Bilinçlendirme çalışmalarıyla İSG kültürü oturacaktır
Ülkemizde iş sıhhati ve güvenliği konusunda son 9 yıl içinde büyük ilerlemeler katedildiğini belirten Öğretim Vazifelisi Gamze Kağan, “İş Sıhhati ve Güvenliği profesyonellerinin devletle iş birliği içerisinde diyalog temelli ortak çalışmalar ile de ilerleme daha geliştirebilir. Bu çalışmalar günümüzde yapılmaktadır, devletimizde İş Sıhhati ve Güvenliğinde en yetkili kurum olan Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanlığı yıllardır, İSG Haftasında Milletlerarası İSG Konferansları düzenlemektedir. Bu yıl da 4-6 Mayıs 2021 tarihleri ortasında bu konferansı online olarak devam etmektedir. Üsküdar Üniversitesi’nin öğretim üyesi hocaları olarak öğrencilerimizle bu konferanslara katılarak takviye olduk ve olmaya da devam ediyoruz. Önlisans seviyesinde eğitim alan öğrencilerimiz dahi olmak üzere bu konferanslara bilimsel çalışmalarla öğrencilerimizle katılmaktayız. Bu konferanslarda ne kadar fazla İSG profesyonelleri, sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve patronlar dahil olursa o kadar tesirli olur. Ülkemizde bununla ilgili çalışmalar gün geçtikçe artmakta olup, bu çalışmalarla önümüzdeki yıllarda İSG kültürünün oturacağını söyleyebiliriz.” diye konuştu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
