Bayramlar beslenme sistemimizin değiştiği bilhassa şerbetli tatlı ve hamurişi tüketimimizin arttığı özel günler. Kurban Bayramı’nda bunlara ek olarak et tüketimi de artıyor. Lakin bu yiyecekleri hakikat formda ve uygun ölçülerde tüketmediğimizde sindirim sorunları, mide ağrısı, kabızlık, şişkinlik, tansiyon yükselmesi üzere sıhhat sıkıntılarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Acıbadem Fulya Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz “Kalp-damar, yüksek tansiyon, diyabet, böbrek hastalığı üzere rastgele bir hastalığı olanlar başta olmak üzere herkes beslenmede yanılgı yapmadan bu süreci geçirmeye dikkat etmeli. Bilhassa son 1.5 yıldır pandemi gölgesinde geçirdiğimiz bayramlarımızda güçlü bir bağışıklık sistemi için yanlışsız beslenmeye ehemmiyet vermemiz gerektiğini unutmamak gerekiyor. Çok şeker ve yağ tüketimi üzere beslenme yanlışları ile bağışıklığımızı düşürmemeye dikkat etmek de önceliklerimizden olmalı” diyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz bayramlarda en çok yapılan beslenme yanılgılarını anlattı, değerli ihtarlar ve tekliflerde bulundu.
Kurban etini beklemeden yemek
Kırmızı et sindirimi en sıkıntı olan yiyecektir. Kısımdan sonra birkaç saat içerisinde et yemek hazımsızlık, şişkinlik başta olmak üzere mide sorunlarına neden olur. Etler kesildikten sonra 24 saat bekletmek ve mümkünse bayramın birinci gününü yeni kesilmiş hayvan etini yemeden geçirmek daha gerçek olacaktır. Yeniden de birinci gün et yemek istiyorsanız porsiyonunuzu olabildiğince küçültmeye dikkat etmelisiniz.
Doğru pişirme tekniklerini kullanmamak
Eti çok yüksek ısıda pişirmek ve mangal yapıyorsanız ateşe çok yakın pişirmek etin içerisinde kanser yapan unsurların oluşmasına neden olur. Ayrıyeten yanlış pişirme usulleriyle B12, folik asit kayıpları da yaşanır. Bu nedenle eti kızartma, kavurma ve mangal üzere pişirme metotlarıyla pişirmek yerine ızgara, fırında, haşlama üzere teknikler tercih etmek gerekir. Mangal yapacaksanız, et ile ateş ortasında 20 cm civarında bir uzaklık olması gerektiğini unutmayın.
Aşırı et tüketimi
Sağlıklı bir beslenme planında tüm besin kümelerinden kâfi ölçülerde bulunması gerekir. Fakat Kurban Bayramı’nda öğün tertibi karışıyor, et tüketimi artıyor. Her öğün et yemek yerine bir öğününüzde et yemek, öteki öğününüzü semizotu, kabak, taze fasulye üzere mevsim zerzevatları yahut nohut, barbunya üzere baklagil kümesi yemekler yiyerek geçirmek daha uygun. Et yediğinizde yemeğinizin yanında salata olması et porsiyonunu azaltmanıza yardımcı olur. Ayrıyeten; etin yanında pirinç pilavı, patates üzere kan şekerini süratli yükselten besinleri olabildiğince az tüketin; bu seçenekler yerine bulgur, karabuğday üzere daha uzun mühlet tok tutan besin tercihleri yapın.
Eti pişirirken yağ eklemek
Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz “Kırmızı et düzgün bir hayvansal protein kaynağıdır. Demir, çinko, fosfor, B12, B6 üzere vitamin ve minerallerden zengindir. Fakat yağ içeriği de yüksektir. Bu nedenle eti pişirirken içerisine kuyruk yağı ve iç eklemekten kaçınmalı etleri ekstra yağ ek etmeden kendi suyunda, kısık ateşte pişirmelisiniz” diyor.
Sebze yememek
Her vakit sofraların olmazsa olmazı mevsim sebzeleridir. Salata, sote, haşlama, fırında, zeytin yağlı olarak sebzelere kesinlikle öğünlerinizde yer vermelisiniz. Kurban Bayramı’nda et yüklü beslenme ile birlikte zerzevat yemek ihmal ediliyor. Meğer etin içerisindeki demirden azamî yarar sağlamak için yanında bol limonlu bir yeşil salata yemek gerekiyor zira hem limondaki hem yeşilliklerdeki C vitamini ile etteki demirin bedene olan yararı da artıyor. Ayrıyeten zerzevat kümesi güzel bir posa kaynağı olduğu için sindirimi kolaylaştırıyor, tok tutuyor.
Su içmeyi unutmak
Vücudun sistemli çalışması için su içmek çok değerlidir. Bilhassa sıcak yaz günlerine denk gelen bu bayramda çay, kahve, asitli içecek tüketimini arttırarak su içmeyi unutmak sık görülen kusurlardan. Kurban Bayramı’nda su içmeyi ihmal etmek sindirimi de zorlaştırarak kabızlık yaşamanıza neden olabilir. Bu nedenle çay, kahve içmeyi arttırarak suyu ihmal etmediğinizden emin olun. Her gün 2-2.5 lt su kesinlikle için.
Tatlı tüketimini abartmak
Bayramların vazgeçilmezi tatlılar. Bilhassa; yılın başka vakitlerinde olmadığı kadar şerbetli tatlı tüketimi artıyor. Lakin denetimsizce tatlı tüketimi fazla kalori, yağ ve şeker alımıyla sonuçlanıyor. Bu durum hem sindirim sıkıntıları hem kan şekeri dengesizlikleriyle kendini hissettiriyor. Daha istikrarlı olduğu için sütlaç, muhallebi, dondurma üzere sütlü tatlılar yahut meyveli tatlıların tercih edilmesi daha hakikat. Lakin tekrar de şerbetli tatlı yiyecekseniz gündüz saatlerini tercih edin, 1-2 dilimi aşmamaya ihtimam gösterin.
Hareketsiz kalmak
Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz “Dünya Sıhhat Örgütü 2020 yılında yayınladığı fizikî aktivite rehberinde genel sıhhat durumunun daha âlâ olması için yetişkinler için haftalık 150-300 dakika, 5-17 yaş ortası çocuklar ve ergenler için günde en az 60 dakika fizikî aktivite teklifinde bulundu. Pandemi nedeniyle hareketsiz bir sene geçirmek zorunda kalan bizler bayramımıza kesinlikle hareket katmalıyız. Yürüyüş, ip atlama, bisiklet, yüzme üzere sevdiğiniz, daima yapma imkanınız olan bir fizikî aktiviteyi yapmak için kendinize fırsat yaratın” diyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
