Hammaddede fiyatlarında 150’ye yaklaşan fiyat artışları vatandaşa artırım olarak yansıyacak. 0,5 litrelik PET su şişesinde maliyetin 80’i şişenin kendisi, ayakkabı maliyetinin 50’si plastik taban/kaplama maliyeti, makarna fiyatının 16’sını da plastik ambalaj oluşturuyor
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı’nın (PAGEV), “Hammadde Fiyatlarındaki Astronomik Artış ve Tahlil Önerimiz” başlıklı toplantısında konuşan PAGEV Lideri Yavuz Eroğlu, 150’ye yaklaşan hammadde artırımlarıyla, üretim tesislerinin adeta yangın yerine döndüğünü söyledi. Astronomik fiyat artışlarıyla ortaya çıkan vahim tablonun; üretim, istihdam ve ihracatı tehdit ettiğine dikkat çeken Eroğlu, sanayiciyi zora sokan yüksek fiyat artışlarının, enflasyonu da körüklediğine vurgu yaparak, “gıda ambalajından plastik ipliklerle dokunan kıyafetlere, paklık gereçleri ambalajından ayakkabıya, içecek şişelerinden mutfak eşyalarına ve daha birçok alanda tüketicilerin hayatına direkt tesir eden plastik eserler, hammaddedeki fiyat artışlarına bağlı olarak zamlandı” dedi.
MAKARNADAN SUYA HERŞEYE ZAM
Hammadde artırımının enflasyonu da tetiklediğini söyleyen Eroğlu, “0,5 litrelik PET su şişede maliyetin 80’i şişenin kendisidir, rafine Ayçiçek yağı fiyatının 11’i plastik şişeye ilişkin, çarşı/pazarda satılan kıyafetlerin maliyetinin 20’si dokundukları plastik ipliğin fiyatıdır, ayakkabı maliyetinin 50’sini yeniden plastik taban/kaplama maliyeti oluşturur. Dar gelirli vatandaşın ana öğün yemeği olan makarna fiyatının 16’sını da tekrar plastik ambalaj oluşturur. Bu hammadde artışları günün sonunda önemli enflasyon olarak karşımıza çıkacak. Üretim, istihdam ve ihracatı zorlayan hammadde artırımları, bilhassa dar gelirli tüketiciyi enflasyon üzerinden vuracak” açıklamasını yaptı.
İKİ AYAKLI TAHLİL ÖNERİSİ
Eroğlu, artırımlara karşı tahlil odaklı yaklaşımlar üretmeye çalıştıklarını belirterek yangını söndürmek için acil atılması gereken adımlar ve uzun vadeli tahliller olmak üzere iki ayaklı teklif sundu. Devletin, ithal hammadde üzerindeki vergileri süreksiz olarak askıya almasını talep eden Eroğlu, ayrıyeten kartel yapıların oluşturduğu artırım balonu sönene kadar PETKİM’in; ihracatını durdurup, üretimini yalnızca iç piyasaya yönlendirerek arz sıkışıklığını azaltmaya katkı sunması gerektiğini söyledi. OPEC’in oluşturduğu kartelle dünya genelinde petrol fiyatlarını belirlediğini hatırlatan Eroğlu, petrokimya üreticisi pozisyonundaki devlerin de misal yapıya sahip olduğunu ve pandemi sürecini münasebet göstererek fabrikalarındaki üretimi durdurup, arzı kıstığını ve sonuçta hammaddenin piyasada azalmasıyla fiyatların ortalama 100’ü aşan oranda zamlandığını söyledi. Kartel’in oluşturduğu yapay fiyat balonu sebebiyle 2018 yılında petrol varil fiyatı 60 dolarken tonu 1000 dolar olan PVC’nin, 2021 yılında petrol varil fiyatı tekrar 60 dolarken ton başına 1800 dolara çıktığının altını çizen Eroğlu, PVC’deki artırımın son 6 ayda 150’lere kadar tırmandığını söz ederek, “elindeki parayla dün 100 kg hammadde alabilen firmanın parası artık 50 kilograma bile yetmiyor. Artırımlar nedeniyle fabrikalarımızda çarklar durdu. Firmalarımızın fiyat istikrarı bozuldu. Üretim maliyetlerimizin ortalama 60-70’ini hammadde oluşturuyor. Bu artırımlarla üreticimiz aldığı siparişi üretmeye kalksa ortalama 60 ziyan ediyor. Esasen 60 ziyanla üretim yapan işletmenin yaşama bahtı olamaz. Üreticilerimiz hem müşterileriyle sorun yaşıyor hem pazar kaybı yaşıyor” formunda konuştu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
