“Önümüzdeki devirde merkeziyetsiz borsaların güvenliğiyle, merkezi borsaların konforunu bir ortaya getiren hibrit borsaların yükselişe geçeceğine şahitlik edeceğiz” diyen ByteDex CEO’su İsmail Köseoğlu, Türkiye ve dünyanın birinci ve tek blockchain tabanlı hibrit borsası olarak Ağustos 2020’de Estonya’da kurulan ByteDex’in, bu alanda farklı bir misyona sahip olduğunu vurguladı.
Hem kullanıcılar hem de kripto yatırımcıları için inançlı bir ticaret ortamı sunan hibrit borsalar aracılığıyla, bu dönüşümün yakın gelecekte süratle blockchain ekosistemine yayılacağını belirten Köseoğlu; itimat sürecini pekiştiren inovatif atılımlarla dünden bugüne yaşanan dolandırıcılık, hacklenme üzere negatif gelişmelerin de bertaraf edileceğine dikkat çekti.
Finansal sistemlerin A’dan Z’ye değiştiği yepisyeni bir devrin eşiğindeyiz. Kripto varlıklar, dünyada olduğu üzere Türkiye’de de epeyce tanınan. Kripto varlıkların Nisan 2021 itibariyle dünya genelinde 1.5 trilyon dolarlık piyasa hacmine ulaştığı görülüyor. Reuters Chainalysis bilgilerine nazaran Türkiye’deki toplam kripto varlık ticareti ise Şubat 2021’de 218 milyar TL (yaklaşık 27 milyar dolar) olarak gerçekleşti. Dünyadaki borsalarda süreç gören kripto varlıkları ve kripto borsalarını takip eden CoinGecko web sitesinin ‘2021 Türkiye Kripto Para Farkındalığı’ raporuna nazaran, Türkiye’de kripto varlıkların el değiştirmesi 91 oranında kripto borsaları üzerinden yapılıyor. Yaklaşık 27 milyar dolarlık Türkiye kripto varlık ticaretinin 24.57 milyar dolarlık kısmı, kripto borsaları üzerinden gerçekleşiyor.
Yenilikçi, inovatif ve inançlı bir platforma gereksinim duyuluyor
Son devirde yaşanan olumsuz olaylar, bireylerde negatif algı yaratsa da yatırımcı ve girişimcilerde inanç inşa etmeye yönelik farklı platformlar kuruluyor. Bu noktada yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın da birinci hibrit borsası olarak kripto para piyasalarına yönelik inancı; yenilikçi, inovatif, aidiyet yaratan ve blockchain ruhuna uygun bir yaklaşımla sil baştan inşa eden Byte Decentralized Exchange (ByteDex), değerli bir pozisyona sahip. Çift katmanlı blockchain yapısı üzerinde süreç yürüten hibrit merkeziyetsiz bir kripto varlık borsası olarak faaliyet gösteren, bu serüvene de Türk bir marka olmanın gücüyle Ağustos 2020’de Estonya’da start veren ByteDex, dünyanın sayılı kripto varlık borsaları ortasında yer alma maksadıyla ilerliyor. ‘Byte’ aslında Türkçede en küçük dijital süreç ünitesi olan ‘bit’ sözünün İngilizcesi. ‘DEX’ ise ‘Decentralized Exchange’ yani merkeziyetsiz borsa manasına geliyor. Bu iki sözün birleşiminden meydana gelen ‘ByteDex’; topluluk tabanlı bir borsa olarak bireylerin bir ortaya gelmesi ile güçlenecek ve desteklenecek bir platform.
“Kripto dolandırıcılıkları, ruhsal prangaya dönüştü”
“Uzun yıllardan beri kripto dünyası içerisinde bulunuyoruz. Geriye dönüp baktığımızda, 2015’ten bu yana bugünün ünlü borsaları dahil, çabucak hepsinin hacklendiğini görüyoruz. Bunun ardından merkeziyetsiz borsaların süratli yükselişine ve merkeziyetsiz finans denilen DeFi projelerinin art geriye geldiğine şahitlik ettik. Deneysel olarak başlayan hibrit borsaların, ilerleyen vakitlerde süratle gelişeceğini göreceğiz. Türkiye’de de kripto dünyasının maalesef birtakım makûs niyetli şahıslarca, çeşitli dolandırıcılık gayeleri için kullanıldığı gözlemleniyor” diyen ByteDex CEO’su İsmail Köseoğlu, bu durumun Türk vatandaşları için ruhsal bir prangaya dönüştüğünü vurguladı. Köseoğlu, “Ülkemizde proje bile denemeyecek birçok ponzi çeşidi yapılanmalar, direkt kripto üzerinden dolandırıcılıklar daima yaşanıyor. Bu durum, insanımızı öncelikle kendi ülkesine ve ülkesindeki herkese karşı kripto manasında güvensizliğe itiyor” açıklamasında bulundu.
“Hibrit borsalar, gelecekte çok daha fazla tartı kazanacak”
Türkiye’nin ve dünyanın birinci ve tek hibrit borsası olarak öne çıkan ByteDex, bu alanda farklı bir misyona sahip. Hibrit borsaların gelecekte çok daha fazla yük kazanacağını öngören İsmail Köseoğlu, kelamlarına şöyle devam etti: “Geçen yıllar içerisinde merkezi borsaların blockchain sistemine uygun olmadığı, daima hacklenme ve dolandırıcılık hadiselerine karıştıkları ve kullanıcı bilgilerinin sızdırıldığına dair pek çok olay yaşandı. Bu nedenle berbat bir üne sahipler. Ne var ki birçok imkanı sunabildikleri için yeniden de vazgeçilemez bir biçimde kullanılıyorlar. Genetik olarak bu meselelerin düzeltilmesi mümkün olmasa da bir tahlil bulunmalı. Bu tahlil; merkeziyetsiz borsaların güvenliğiyle, merkezi borsaların konforunu bir ortaya getiren hibrit borsalar olacak.”
“ByteDex; hem kullanıcılar hem de kripto yatırımcıları için inançlı bir ticaret ortamı sunuyor”
ByteDex’in; merkeziyetsiz borsaları güvenliğini, merkezi borsaların da konforunu bir ortaya getiren bir platform olarak ayrıştığının altını çizen Köseoğlu, “Global arenada; Joyso, Orion Protokol Dex, IDEX, HaloBit üzere birtakım projeler, bu süreci inşa etmeye çalışıyor. Kendi özgün mimarisi ile ilerleyen ByteDex, bu manada hem Türkiye’de hem de globalde bu sürecin temsilcisi olacak. Mottomuz; ‘We Trust In Blockchain ‘yani ‘Biz Blockchain’e güveniyoruz’. Zira blockchain’e güvendiğinizde öteki hiçbir kimseye kuruma güvenmek zorunda kalmıyorsunuz. Her ülkede kendi topluluklarımız vasıtası ile hem mahallî bir borsa üzere hareket edebilmek hem de globalde yerelden aldığımız güçle güzel bir duruma ulaşabilmek vizyonuyla ilerliyoruz. Kullanıcılar ve yatırımcılar ülkemizde de yaşanan bahtsız olaylardan sonra borsacılık yapılarını sorgulamaya başladılar. Neden bu tıp durumlarla karşılaştıklarının yanıtını arıyorlar. ByteDex; hem kullanıcılar hem de kripto yatırımcıları için inançlı bir ticaret ortamı sunuyor. Münasebetiyle gelecekte bu dönüşüm süratle artacak ve blockchain ekosistemine yayılacak” dedi.
“Türkiye’deki kripto borsacılığı, blockchain ideolojisiyle direkt uyumsuz olan merkezi borsacılık yapısından merkeziyetsiz süreç görebilen borsalar formuna dönüşmeli”
Blockchain’in, itimat ögesini ortadan kaldırmak için oluşturulan bir teknoloji olduğuna dikkat çeken İsmail Köseoğlu, Türkiye’deki kripto borsacılığının nasıl bir seyir izlemesi gerektiğini ise şu kelamlarıyla aktardı: “Blockchain gerçek manada inanca muhtaçlık duymaz. Büsbütün neden-sonuç ilgisine bağlı olarak süreciniz, geri döndürülemeyecek biçimde sonuçlanır. Kripto borsacılığı manasında ByteDex, büsbütün blockchain üzerinde kullanıcıların direkt süreç yapmasını sağlıyor. Bu manada kimsenin kripto varlıklarını kendi sunucularımızda tutmayız. Bu, kullanıcıların kripto varlıklarını üçüncü taraf bir yapıya emanet etmelerini mahzurlar. Kullanıcılar kendi kripto varlıklarının direkt denetimini ellerinde meblağlar. Bu manada ByteDex’e güvenmelerine muhtaçlık duyulmuyor. Türkiye’deki kripto borsacılığı da bu manada değişmeli ve blockchain ideolojisiyle direkt uyumsuz olan merkezi borsacılık yapısından merkeziyetsiz süreç görebilen borsalar biçimine dönüşmeli.”
“Türk zekasını dünyada, blockchain manasında farklı projelerle var edebiliriz”
Global arenaya bakıldığında dünyanın en büyük borsalarından Binance’ın, Binance SmartChain ile bu yapıya adım attığı görülüyor. Birebir formda tekrar Gate.io; kendi blockchain yapısını oluşturarak bu alana yöneldi. Bu büyük yapıların dönüşümünün uzun ve güçlü bir süreç olduğunu belirtenKöseoğlu, “Ancak ByteDex, direkt bu teknolojik dönüşümü içerisinde barındırarak yola çıkıyor. Ülkemizde kamu bölümünün, blockchain mantığını ve ideolojisini çok daha yeterli kavrayabilmesi gerekiyor. Bu algı sağlandıktan sonra sürecin fonksiyonelliğini sağlayan farklı düzenlemeler görebiliriz. ByteDex, çölde bir vaha misali birçok yeni projeyi yeşertecek, destekleyecek ve dünya arenasına çıkmasında hem altyapı hem de deneyim olarak var olacak. Belirli bir vakit sonra Türkiye’nin de dünyada bu alanda kelam sahibi ülkeler ortasında yer aldığını göreceğiz. Türk zekasını dünyada, blockchain manasında farklı projelerle var edebiliriz” yorumunda bulundu.
“Bambaşka bir ekosistem kurulabilir”
Son olarak Türkiye açısından bakıldığında; blockchain sistemini temsil eden STK’ların, bir projenin geliştirilmesine katkı sunamadıklarını ve kendi içlerinden küresel bir proje çıkaramadıklarını gözlemlediklerini tabir eden İsmail Köseoğlu, “Kamu kısmı bu alanda şimdi net bir tavır sergilemiyor. Özel bölüm ise statik biçimde klâsik yapıyı devam ettirmeye çalışıyor. Yaşanan makûs deneyimlere karşın kripto borsaları, makûs bir gelire sahip değil. Bu manada birçok değişime öncülük edebilecek bir potansiyel kelam konusu. Ellerindeki imkanlar çok önemli boyutta olduğu için bu alanda farklı bir ekosistem kurulabilir” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
